Türkiye’nin gündemine oturan Gezi Davası’nı değerlendiren Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, ülkemizde, dış bağlantılı Gezi olayları gibi kalkışmaları tasvip etmemizin mümkün olmadığını, davada verilen kararların da adil olup olmadığını söylemek için gerekçeli kararın beklenmesi gerektiğini ifade etti.
Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, katıldığı bir televizyon programında gazeteci Nur Batu’nun gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Gezi davasında gerekçeli kararı beklemek uygun olacaktır
Bazı muhalefet partilerinin büyük tepki gösterdiği Gezi davası kararında kanıya varmak için gerekçeli kararın beklenmesinin uygun olacağını söyleyen Genel Başkanımız, şöyle konuştu:
“Türkiye’de yargı kararları ‘siyasi mi hukuki mi?’ tartışmaları her zaman oluyor ve maalesef çoğu zaman da kararların siyasi olduğunu görüyoruz. 28 Şubat sürecinde de daha önceki dönemlerde de yakın zamanda da böyle kararlara rastladık maalesef. Ancak bu davada gerekçeli karara bir bakmak lazım diye partimizin hukukçuları ile görüş birliğine vardık. Bu kararın siyasi bir karar mı hukuki bir karar mı olup olmadığına tam bir kanaat getirmek bakımından gerekçeli kararın açıklanması ve ondan sonra bir kanaate varmak daha uygun olacaktır. Verilen cezaların adil olup olmadığına gerekçeli gerekçeli karar açıklandıktan sonra bakabiliriz. Tabii Gezi olayları gibi süreçleri tasvip etmemiz hiçbir şekilde mümkün değil. Hele hele ülkemizde dış bağlantılı kalkışmaların yapılması asla kabul edilemez. Sandıkla gelen sandıkla gider. Bazı muhalefet partileri peşin peşin bu kararlar siyasi ve hukuksuzdur dedi ama biz temkinli yaklaşmayı tercih ediyoruz.”
‘2. turda Erdoğan’a kayıtsız şartsız bir destek söz konusu değil’
Çok tartışılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde ‘2. Turda Kılıçdaroğlu’na karşı Erdoğan’ı destekleyebiliriz’ sözlerine de açıklık getiren Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, kamuoyunda yansıtıldığı gibi kayıtsız şartsız bir desteğin söz konusu olmadığını ancak Milli Görüş prensipleri ışığında şartlarda anlaşılırsa bir desteğin olabileceğinin altını çizerek, “Biz şu andaki iktidarı, özellikle ekonomi alanında, dış politikada, adalet noktasında uygun uslüpla en ağır şekilde eleştiriyoruz ve eleştirmeye devam ediyoruz. Ve diyoruz ki bu iktidarın artık değişmesi gerekir. Bu iktidarın 20 seneden sonra millete vereceği bir şey kalmamıştır. Bu iktidarın değişmesi için de elimizden geleni yapacağız. Seçimlere tek başımıza girip Cumhurbaşkanı adayımızı gösterip burada bütün mücadelemizi göstereceğiz. Ama bütün bu mücadeleyi yaptıktan sonra Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde biz 2. Tura kalamadık ve 2. Tura da Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Erdoğan kaldı. Böyle bir durumda ne yaparsınız sorulduğunda yani varsayım üzerine böyle bir cevap vermiştik. Ancak bu noktada da şartlı bir destek söz konusu idi. İşin bu tarafın kamuoyunda çok fazla dile getirilemedi. İşte denk bütçe yapacaksınız, kamu-özel iş birliği, yap işlet devret projelerini düzenleyip daha makul ve adaletli hale getireceksiniz. Kamuda israfı ortadan kaldıracaksınız. Bu şartlarda ancak destek söz konusu olabilir. ‘Aynen rahmetli Erbakan hocamızın rahmetli Demirel’e dışarıdan destek vermesi gibi burada da tabii ehven olarak tercih söz konusu olabilir’ dedik. Yoksa kamuoyunda yansıtıldığı gibi biz sanki baştan kayıtsız şartsız teslim olmuşuz. ‘Seçime giderken destek vereceğiz.’ Biz böyle bir şeyi asla söylemedik söylemeyiz de. Milli Görüş olarak prensiplerimiz ve kırmızı çizgilerimiz var. Mevcut iktidarın bu prensiplerimize aykırı çok ciddi icraatları da var. 20 senelik çok ciddi bir fatura, yanlışlar var. O nedenle de biz Yeniden Refah Partisi olarak kendimiz girip kendimiz iktidara gelmek, Cumhurbaşkanı çıkartmak için, Milli Görüş’ün hamlelerini gerçekleştirmek için mücadele veriyoruz. Ancak sonrasında şartlarda anlaşılırsa tabanımızın da makul göreceği bir dışarıdan destek söz konusu olabilir.” ifadelerini kullandı.
Babacan değerlendirmesi: 6’lı ittifakın uzun ömürlü olmayacağını biliyorduk!
Soru üzerine Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın seçimlere ‘tek başımıza gireceğiz’ açıklamasını değerlendiren Genel Başkanımız, 6’lı masada en büyük problemin ittifaktaki partilerin Cumhurbaşkanı adayını belirleyememeleri olduğunu ve 6 partinin doku uyuşmazlığından dolayı zaten uzun ömürlü olmayacaklarını düşündüklerini belirterek: “Bir kere daha işin başında Cumhurbaşkanı adayı konusunda bir problem var. Bu ittifaka kimin liderlik edeceği belli değil. Bunun yanında benzemezlerin birlikteliği ciddi bir sorun onlar için. Mesela Saadet Partisi’nin tabanı CHP ile ittifak yapıldığı için, CHP’liler de Saadet Partisi ile ittifak yapıldığı için rahatsız. Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın yaptığı açıklamaların Gelecek ve DEVA partilerinde rahatsızlık oluşturduğunu görüyoruz. Bunlar doku uyuşmazlığından dolayı ortaya çıkan sorunlar. Dolayısıyla bu ittifakın uzun soluklu olmayacağını değerlendiriyorduk zaten.” diye konuştu.
Erbakan 5 partiye yönelik 3. İttifak çağrısını yineledi
Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan 3. İttifak seçeneğini ilk defa kendilerinin dile getirdiğini hatırlatarak, doku uyuşmazlığından dolayı büyük sorunlar yaşadıklarını düşündüğümüz 6’lı masadaki 5 partiye bir kez daha 3. İttifak çağrısını da yineledi
Yorumlar